4 Haziran 2013 Salı

MİRAÇ GECESİ (5 HAZİRAN 2013 GECESİ)

Recep ayının 27. gecesi (05 Haziran 2013 Gecesi) mübarek Miraç Gecesidir.. Sevgili Peygamberimizin İsra ve Mirac mûcizesinin olduğu gecenin yıldönümüdür. O gece dinimizin temel esasları bize bildirilmiştir. Böyle bir gecede Allah’ın elçisi Cebrail tarafından Mekke’den alınıp Kudüs şehrindeki Mescid-i Aksa’ya götürülmüştür. 

Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur'ân'da şöyle anlatılır:

“Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.” (İsra Suresi, 1)


Hadis-i Şerif'te Resulullah(a.s.m) o geceyi şöyle tarif eder;

Verilen Burak’a binip Beyt-ül-Makdis’e geldim. Onu, önceki Peygamberlerin bağladığı halkaya bağladım, sonra Mescide girip orada iki rekât namaz kılıp çıktım. Cebrail bir kap şarap, bir kap da süt getirdi. Ben sütü seçtim. Cebrail, yaratılışa uygun olanı seçtin, dedi. Sonra bizi birinci semaya çıkardı. Gök kapısında, sen kimsin diye bir ses geldi. Ben Cebrail’im dedi. Yanındaki kim dendi. Muhammed aleyhisselam dedi. O, Peygamber olarak gönderildi mi dendi. Cebrail, evet dedi. Gök kapısı açıldı. Hazret-i Âdem ile karşılaştım. Bana merhaba diyerek hayır dua etti. 2. semaya çıktık. Yine orada da aynı konuşmalar geçti. Göğün kapısı açıldı. Burada iki teyze oğlu İsa veYahya ile karşılaştım. Onlar da bana, merhaba diyerek dua ettiler. 3. semaya çıktık. Bu kapıda da aynı konuşmalar geçti. Göğün kapısı açıldı. Orada Hazret-i Yusuf’u gördüm. O da dua etti. 4. semayaçıktık. Aynı konuşmalar oldu. Kapı açıldı. Hazret-i İdris’i gördüm. O da dua etti. 5. semaya çıktık. Yine aynı konuşmalar geçti. Kapı açıldı. Hazret-i Harun’u gördüm. O da dua etti. 6. semaya çıktık. Yine aynı konuşmalar oldu ve kapı açıldı. Hazret-i Musa’yı gördüm. Merhaba diyerek dua etti. 7. semaya çıktık. Yine aynı konuşmalar geçti ve kapı açıldı. Arkasını Beyt-ül-mamura dayamış Hazret-i İbrahim’i gördüm. O da dua etti. Beyt-ül-Mamur’u gördüm. Sonra Cebrail beni Sidret-ül-Münteha’ya götürdü. Allah, günde elli vakit namaz farz kıldı. Hazret-i Musa’nın yanına gelip anlattım. (Rabbinden azaltmasını iste! Ümmetin buna güç yetiremez. Tecrübem var) dedi. Birkaç defa Rabbimle görüşmeye devam ettim. Nihayet Rabbim buyurdu ki: "Beş vakit namazı farz kıldım. Her vakit için on sevab vardır. Böylece elli vakit namaz olur." [Müslim] 

Peygamber Efendimizin en büyük mucizelerinden birisi de yukarı'da geçen “Miraç" olayının yaşamasıdır.

Bütün âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz.Muhammed, göklerden yeryüzüne dönerken Müslümanlara üç büyük hediye getirmiştir. Bunlar:

1- Beş vakit namazın o gece farz kılınması.

2- Bakara Sûresi’nin sonunda bulunan - ÂMEN- ERRASÛLÜ - ayetlerinin verilmesi.

3- İman ettikten sonra şirke düşmeden mü’min olarak ölenlerin Cennete gireceklerinin bildirilmesidir.


Bu Gece Oruç tutmalı, kaza namazları, kaza namazı borcu yoksa nafile namazlar kılmalı, Kur’an-ı kerim okumalı, bol bol dua, tevbe etmeli, sadaka vermeli, müslümanları sevindirmeli, ilim ile meşgul olunmalıdır.

Oruç tutmak isteyenler 04 Haziran ÇARŞAMBA gecesi niyet edip, 5  Haziran Miraç Kandili'ne oruçlu girebilirler.

MİRAÇ İLE GELEN HEDİYELER



Birincisi: Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam bütün iman hakikatlerini gözleriyle gördü. Melekleri, Cenneti, âhireti, hattâ Cenab-ı Hakkın cemâlini gözleriyle müşahede etti. Sözlerinde ve vaadinde en küçük bir hilafı, aksi beyanı olmayan o yüce insan mü'min ruhlara manen şöyle diyordu: “Sizin inandığınız, melekleri, âhireti, Rabbinizin Nur cemâlini bizzat gördüm; bu iman esasları vardır, mevcuttur; tereddüt ve şüphe etmeyiniz.” Böylece mü'minler sonsuz bir imana ermenin saadetine kavuştular.

İkincisi: İnsan herşeyi merak ediyor. Ayda hayat var mı, yok mu diye araştırıyor. Halbuki Ay O Ezelî Sultanın memleketinde ancak bir sinek kadar yer kaplıyor.

Mü'minler merak ediyorlar. “Rabbimiz bizden ne istiyor? Acaba ne yaparsak Rabbimiz bizden razı olur? Bir yolunu bulsak da doğrudan doğruya Rabbimizle muhatap olsak, bizden ne istiyor, anlasaydık” derken, İki Cihan Serveri yetmiş bin perde arkasından ezel ve ebed Sultanının razı olacağı amelleri Miraç meyvesi olarak getirdi beşere hediye etti. Bu hediye başta namaz olmak üzere İslâmın diğer esasları ve ibadetleridir.

Üçüncüsü: Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam ebedî saadet definesinin anahtarını alıp getirmiş, cinlere ve insanlara hediye etmiştir. Peygamber Efendimiz kendi gözüyle Cenneti görmüş, sonsuz saadetin varlığını müşahede etmiş ve bu büyük müjdeyi haber vermiştir. Öyle ki, bir adama idam edileceği anda affedilerek padişahın yakınında bir saray verilse ne kadar sevinir.

Öyle de bütün cinler ve insanlar sayısınca toplu bir müjde olan bu sevinç ne kadar önemli ve değerlidir.

Dördüncüsü: Peygamber Efendimiz Miraçta Cenab-ı Hakkın cemalini görme nimetini tattı. Bu manevi nimetin Cennette mü'minlere de nasip olacağı müjdesini verdi. “Ayın on dördünü nasıl açıkça gözünüzle görüyorsanız, Rabbinizi de öyle Cennette apaçık göreceksiniz” buyurarak bu ezelî müjdeyi bizlere hediye olarak getirdi.

Beşincisi: İnsan kâinatın en kıymetli bir meyvesi ve Kâinat Sahibinin en nazlı bir sevgilisi olduğu Miraçla anlaşıldı. Kâinata nisbetle küçük bir varlık, zayıf bir canlı olan insan bu meyve ile öyle bir dereceye çıktı ki, bütün varlıklar üzerinde bir makam ve mevki kazandı. Çünkü rütbesiz bir askere, “Sen paşa oldun” dense ne kadar sevinir.


İSRA SÛRESİNDE BİLDİRİLEN İSLÂM DİNİNİN TEMEL ESASLARI

1- Hiç bir şeyi Allah’a ortak tanımayın.

2- Ana-babaya itaat ve hürmet edin.

3- Akrabaya, fakirlere ve yolculara yardım edin.

4- İsraftan ve cimrilikten sakının.

5- Çocuklarınızı öldürmeyin.

6- Zinaya yaklaşmayın.

7- Suçsuz ve haksız yere insan öldürmeyin.

8- Yetimlerin hakkını yemeyin ve onlara iyi muamele edin.

9- Verdiğiniz sözleri yerine getirin.

10- Ölçü ve tartıları doğru ve dürüst yapın.

11- Bilmediğiniz bir şeyin arkasına düşmeyin.

12- Yeryüzünde kibir ve gururlu olarak yürümeyin.

Peygamber efendimiz, Ümmihani’ye Mirac’ı söyleyince, (Aman kimseye anlatma, kimse inanmaz ve inananlar da vazgeçer) dedi. Peygamber efendimiz de, "Anlatmam lazım, inanmayacak olan sonra da vazgeçer, çürük taşlar üzerine bina olmaz, ayrılacak olan şimdiden ayrılsın, sağlamları kalsın" buyurdu. Akıl durdu, zaman durdu, her şey durdu, iman başladı. Peygamber efendimizin hiç yalan söylemediğini müşrikler de biliyordu. (Cenneti, Cehennemi gidip gören mi var) diyenler oluyor. Evet, var. Kim var? Hayatında hiç yalan söylememiş olan Muhammed aleyhisselam, Muhammed-ül Emin var...

4 yorum:

  1. değerli kardeşim öncelikle Allah razı olsun. Twitter da direkt mesaj olmadığı için atamadım burdan yazayım. Hicri takvimde gün akşam namazıyla başlar. geceler gündüzden önce geldiği için bilinenin aksine bu gece çarşamba gecesidir.Miraç kandili perşembe gecesi oluyor.Asıl miraç orucu ise gündüzü olan perşembe oluyor diye biliyorum.Ve bu da 6 haziran demektir. Teravih namazının oruç tuttuğumuz gündüzden önce gelmesi gibi. Perşembeyi cumaya bağlayan gecenin mübarek(cuma gecesi olduğundan) gece olması gibi.Allahu alem. Lütfen yanlışım varsa düzeltiniz.Bende öğrenmiş olurum. Selam ve dua ile

    YanıtlaSil
  2. http://www.sorularlaislamiyet.com/article/15323/kandil-gecelerinin-oruclari-ne-zaman-tutulur-geceden-onceki-gun-mu-sonraki-gun-mu.html

    YanıtlaSil
  3. Allah razı olsun. Evvela sorularla islamiyet sitesindeki cevaba aynen katılıyorum. Oradan istifade edebilirsiniz.

    YanıtlaSil
  4. Allah cümlemizden razı olsun ikisini de ben yazdım zaten kardeşim. Hayırlı geceler.

    YanıtlaSil